Yeni Sehir Yeni Çevre Yeni Moody


Yurtta iki kişilik odada kalıyorum. O da arkadaşım benden tam 3 yaş küçük. Çok tatlı bir kız aslında ama çok zıt özelliklerimiz var. O asla yalnız kalmak istemiyor. Çöp atmaya giderken, yemeğe giderken, okula giderken hep yanına yoldaş arıyor. Sürekli konuşmak istiyor, ortam sessiz olunca rahatsız oluyormuş. Televizyonu sürekli açık bırakırmış ses olsun diye. Ben de devamlı ses olduğunda çok rahatsız olurum. Sessizliği ve yalnızlığı severim. Çok iyi niyetli, kibar ve temiz bir kız ama biraz önyargılı yaklaşıyorum.

Onun dışında bizim yurtta Kıbrıstaki sınıfımdan üç tane arkadaşım var. Biri sevdiğim ama pek muhabbetim olmayan, biri pek sevmediğim, diğeri de hiç konuşmuşluğum olamayan bir kızdı. (Ne güzel özetledim!)O sevdiğim dediğim kızla gelmeden önce de konuşuyorduk. Ben yurda ondan sonra geldim, o çoktan üç dört tane arkadaş edinmişti. Arkadaşlarından iki tanesi bizim gibi Kıbrıs'tan geçiş yapan diyetetik okuyan kızlarmış. Dördümüz arkadaş olduk, okula beraber gidip geliyoruz, yemekleri de çoğu zaman beraber yiyoruz. Hatta pazar günü -yine dördümüz- merkeze dolaşmaya çıktık. (Onlara da isim bulmak şart tabi ama pek tanımadığım için uygun isimler düşünemiyorum.) Hepsi de kötü niyetli olmayan iyi kızlar ama tabi sevmediğim özellikleri var onların da. Mesela o sevdiğim ama pek muhabbetim yok dediğim kız sevgili yapmış sürekli elinde telefon var. Mağazaları dolaşıyoruz elinde telefon sürekli mesaj yazıyor, mağazadan çıkıyoruz bu sefer konuşuyorlar. Ben de böyle şeylerden rahatsız oluyorum. O an gezmeye dolaşmaya çıkmışız onun tadını çıkar ama değil mi? Yok yahu iki dakika bile bırakmadı telefonu ve sürekli başını öne eğmiş telefona bakar vaziyetteydi. Valla yakın arkadaşım olsa açıkca söylerdim ama yanlış anlar diye söyleyemedim. Zaten arkadaş edinmekte çok zorlanan bir insanım. Sınıfımız da maşallah 96 kişiymiş. O yüzden ne yapıyoruz? Elimizdekileri kaçırmıyoruz!

Oda arkadaşım televizyon izlemeyi sever demiştim ya hani. Bizim odadaki televizyon çalışmıyor. Kanal ayarı yapılmamış. Bir gün akşam televizyoncular gelmişti ama biz yemekte olunca odaya girip de yapmamışlar. Halbuki odada olmazsanız gireriz demişti müdür ablamız. İşte odadaki kız haftasonu için eve gitti, gitmeden önce televizyonu mutlaka söyle müdüre demişti. Ben söylemeyi unuttum çünkü alakam yok televizyonla benim. Meğer bir gün akşam televiyoncular gelmiş teker teker bütün odaları dolaşıp yapmışlar. Benim haberim yok. Müdüre sordum bir gün akşam 7 gibi (benim yine yemekte olduğum saatler) dolaştık hepsini yaptık bir daha televizyoncu gelmez dedi. Ben de bana göre hava hoş dedim tabi işime geldi odada gürültü olmaması. Kızın pazar günü geldiğinde sorduğu ilk şey tv oldu tabi, anlattım ben de. Giderken bile televizyonsuzluktan ölücem yaaaa diyerek gitmişti kız bildiğin tv manyağı çıktı!
Memleketi buradan dört saatmiş, cuma günü de dersi olmadığı için gitmişti. Yani tüm oda bana kaldı ve keyif yaptım. Gelecek hafta da gideceğini söyledi. Yihuuuu!


Şimdilik hayat güzel. Bakalım dönemin geri kalanı moody'e neler gösterecek :)


NOT:Yurt da sessiz sakin bir yer değil malesef. Hala inşaat. Akşam dokuza kadar matkap sesi oluyor. Yemekhanemiz bile yapılmadı hala, diğer blokta yiyoruz.

NOT: Bahsettiğim kişiler için orijinal rumuz fikirleriniz varsa lütfen yorum kutucuğundan benimle paylaşın!

Hepinize :*

Yorumlar

  1. Sanslisin oyle bir oda arkadasi oldugu icin. Kizsana ucgun ozgur saatler veriyir daha ne olsun. O kiza reyting mi desen acaba benimki sadece fikir tabi :D ya bana bir kız goster sevgilisiyle mesajlasirken dunyadan kopmayan gidip arkadas olcam :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ahaha aslında çok iyi kız. Düşünceli en azından. Ben 12de uyuyorum mesela, o 2 gibi yatıyor. Hareketlerine falan çok dikkat ediyor beni uyandırmamak için. Yurtta oda arkadaşı yüzünden sorun yaşayan çok kişi var. Biz iyiyiz. Zaten %100 anlaşacağım birini bulmak tabiki imkansız. O yüzden gayet iyi anlaştığımızı düşünüyorum. Okuldaki kızlar bile hemen samimi oldunuz mu diye sordular o kadar yani :)

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

17 Ay Sonra...

Sonunda benim de yüzüm gülüyor be!

Moody'nin Ic Sesinden: Güzellige Dair